Rujlu Kız
Nedir? Ne İşe Yarar? Nasıl Kullanılır? Fiyatı, Kullanıcı Yorumları

Kısırlık Nedir, Neden Olur, Kadınlarda Kısırlık Nasıl Anlaşılır? Belirtileri Nelerdir?

0

Kısırlık, partnerden birinin yada her ikisinin de başarısız bir şekilde gebe kalmaya çalıştığının belirtisidir. Tıp dilinde infertilite olarak adlandırılır.

Kısırlık durumunun olası işaretleri ve risk faktörleri (hamile kalmayı daha zor hale getiren şeyler) olsa da, bazı çiftlerde herhangi bir kısırlık belirtisi gözlenmez. Bir yılı aşkın süredir hamile kalmaya çalışıyor ve sonuç alamıyorsanız (veya 35 yaş ve üzerindeyseniz), doktorunuz size kısırlık teşhisi koyacaktır.

Bu yazımızda kadınlarda kısırlık nasıl anlaşılır ve belirtileri genel olarak nelerdir yakından inceleyeceğiz.

Kısırlık Neden Olur?

Hamile kalmak için döllenme sırasındaki tüm adımların doğru şekilde gerçekleşmesi gerekir. Çiftlerde kısırlığa neden olan doğumda bazen de yaşamın ilerleyen dönemlerinde ortaya çıkar. Kısır olamk partnerlerden birini veya ikisini de etkileyebilir.

Sağlık Bakanlığının verilerine göre ülkemizde 2 milyondan fazla çift çocuk sahibi olamamaktadır.

Erkeklerde Kısırlık nedenleri

Kadınlara göre daha seyrek oranda görülse de erkeklerde de kısırlık bazı durumlarda görülebilir. Genel olarak erkeklerde kısırlığın sebepleri aşağıdaki gibidir.

  • Testis (yumurtalıklar) problemleri, diyabet yada genetik kusurlar gibi sağlık sorunları veya klamidya, bel soğukluğu, kabakulak veya HIV gibi enfeksiyonlara bağlı anormal sperm üretimi.
  • Testislerdeki damarların genişlemesi.
  • Erken boşalma gibi cinsel sorunlar.
  • Genetik veya kronik hastalıklar.
  • Testiste tıkanma gibi yapısal sorunlar.
  • Üreme organının zarar görmesi yada yaralanması.
  • Radyasyon ve Kimyasallar gibi belirli dış etken faktörlere aşırı maruz kalma.
  • Sigara, alkol veya uyarıcı madde kullanmak.
  • Bakteriyel enfeksiyonların tedavisi için düzenli kullanılan ilaçlar.
  • Yüksek tansiyon ve depresyon.
  • Sauna, küvet yada jakuziler gibi sıcağa sık sık maruz kalmak vücut ısısını yükseltebilir ve sperm üretimini etkileyebilir.
  • Radyasyon veya kemoterapi dahil kanser ve tedavisi ile ilgili hasarlar.
  • Daha önce kanser tedavi süreciniz olduysa bu durum sperm üretimini nadirende olsa ciddi şekilde bozabilmektedir.

Erkeklerde Kısırlık Nasıl Önlenir?

Erkeklerde çoğu kısırlık türü önlenemese de, aşağıdaki bilgiler kısırlık sorununu atlatmanızda size yardımcı olacaktır.

  • Erkek kısırlığına katkıda bulunabilecek uyuşturucu, tütün kullanımından ve çok fazla alkol içmekten kaçının.
  • Sperm üretimini ve hareketliliğini geçici olarak etkileyebileceğinden, sıcak ortamlardan ve banyolarda bulunan yüksek sıcaklıklardan kaçının.
  • Sperm üretimini etkileyebilecek endüstriyel veya çevresel toksinlere (kimyasal) maruz kalmaktan kaçının.
  • Hem reçeteli hem de reçetesiz ilaçlar gibi doğurganlığı etkileyebilecek ilaçları mümkünse kullanmayı bırakın. Düzenli olarak aldığınız ilaçlar hakkında doktorunuzla konuşun, ancak doktorunuzdan tavsiye almadan ilaçları kullanmayı bırakmayın.
  • Düzenli egzersiz, sperm kalitesini artırabilir ve şansınızı artırabilir.

Kadınlarda Kısırlık Nedenleri

Kadınlarda, erkeklere göre kısırlık durumu daha yaygın olarak gözlemlenir. Genel olarak kadınlarda kısırlık belirtileri aşağıdaki gibidir.

  • Yumurtalıklardan yumurta salınımını etkileyen yumurtlama bozuklukları.
  • Anne sütü oluşmasını sağlayan uyarıcı hormon çok fazla prolaktin içeren bir durum olan hiperprolaktinemi de yumurtlamayı engelleyebilir.
  • Çok fazla tiroid hormonu (hipertiroidizm) veya çok az (hipotiroidizm) adet döngüsünü etkileyebilir veya kısırlığa neden olabilir.
  • Çok fazla egzersiz, yeme bozuklukları veya tümör.
  • Rahim veya rahim ağzı anormallikleri (bozuklukları). Rahim duvarındaki kanserli olmayan (iyi huylu) tümörler (rahim fibroidleri), fallop tüplerini engeller veya döllenmiş bir yumurtanın rahme ulaşmasını durdurarak kısırlığa neden olabilir.
  • Fallop tüpü sorunları veya tıkanması. Bu genellikle cinsel yolla bulaşan bir enfeksiyon olan, endometriozis veya adezyonların neden olduğu pelvik inflamatuar hastalıktan kaynaklanabilir.
  • Sigara, alkol veya uyarıcı madde kullanmak.
  • Endometriyal doku rahmin dışında büyür ise ortaya çıkan endometriozis yumurtalıkların, uterusun ve fallop tüplerinin işlevini etkileyebilir.
  • Birincil yumurtalık yetmezliği (erken menopoz).
  • Kırılgan X sendromu, radyasyon veya kemoterapi tedavisi.
  • Pelvik enfeksiyon, apandisit, endometriozis, abdominal veya pelvik cerrahi sonrası oluşabilecek organları bağlayan skar dokusu bantlarının zarar görmesi.
  • Kanser ve tedavisi.
  • Hem radyasyon hem de kemoterapi doğurganlığı etkileyebilir.

Kadınlarda Kısırlık Nasıl Önlenir?

Aşağıda sizler için derlediğimiz bilgiler hamile kalma şansınızı arttıracaktır.

  • Sigaranın doğurganlık üzerinde pek çok olumsuz etkisi vardır, genel sağlığınız ve bir fetüsün sağlığı da cabası. Sigara içiyorsanız ve hamilelik düşünüyorsanız, en kısa sürede bırakın.
  • Alkol ve uyarıcı maddelerden uzak durmalısınız. Bu maddeler hamile kalma ve sağlıklı bir hamilelik geçirme sürecinizi elinizden alır. Hamile kalmaya çalışıyorsanız alkol içmeyin veya uyuşturucu gibi keyif verici maddeler kullanmayın. Ayrıca uyarıcı maddelerin T.C. Kanunlarına göre yasal bir suç olduğunu unutmayın.
  • Hamile kalmaya çalışan kadınlar kafein alımını yani kahve tüketimini azaltmalıdır.
  • Düzenli egzersiz önemlidir. Ancak aşırıya kaçmanız durumunda adet döneminiz bozulabilir ve halime kalma şansınızı azaltabilir.
  • Fazla kilolu veya çok zayıf olmak hormon üretiminizi etkileyebilir ve kısırlığa neden olabilir.

Kısırlık Potansiyelinin 11 Belirtisi

Siz ve eşiniz çocuk sahibi olmak için çaba sarf ediyorsanız yalnız değilsiniz. Türkiye’de çiftlerin ila ’i kısırlık problemi yaşamaktadır. Kısırlık, çoğu çift için en az bir yıl boyunca sık, korunmasız cinsel ilişkiye girmesine rağmen hamile kalamama olarak tanımlanır.

Kısırlık, sizinle veya eşinizle ilgili bir sorundan veya hamileliği engelleyen faktörlerin birleşiminden kaynaklanabilir. Neyse ki, hamile kalma şansınızı önemli ölçüde artıran pek çok güvenli ve etkili tedavi vardır yöntemi vardır. Bu yöntemlere geçmeden önce kadın ve erkekte kısırlık belirtilerine birlikte göz atalım.

Düzensiz Adet Döngüleri [KADINLAR]

Regl süreci başladığında düzensiz adet dönemleri normal olabilir. Vücudun toparlaması biraz zaman alır. Ergenlik dönemini tamamladığınızda adet döngüleriniz düzenli olmalıdır. Kadınlarda kısırlık sorununun en belirgin özelliği devamlı olarak düzensiz adet döngüleri yaşamaktır.

Döngüleriniz alışılmadık derecede kısa veya uzunsa (24 günden az veya 35 günden fazla), öngörülemeyen bir şekilde gelirse veya adet döneminiz hiç olmuyorsa doktorunuzla görüşmeniz gerekmektedir.

Düzensiz dönemlerin bazı nedenleri olabilir. Kısırlığın bilinen sebeplerinden birisi de polikistik over sendromudur (PCOS). Düzensiz dönemlerin diğer olası nedenleri aşağıdaki gibidir.

  • Fazla kilolu veya zayıf olmak
  • Aşırı egzersiz yapmak
  • Hiperprolaktinemi
  • Düşük yumurtalık rezervleri
  • Birincil yumurtalık yetmezliği
  • Tiroid disfonksiyonu

Hafif yada Ağır Kanama ve Kramplar

Üç ila yedi gün arasında kanamalar normal kabul edilebilir. Kanamanız çok hafif veya çok ağır ve şiddetli ise doktorunuza söylemelisiniz. Aşağıdakiler belirtiler doğurganlık sorununa işaret edebilen genel gözlemlerdir.

  • Şiddetli adet sancıları ve kramplar
  • Kanama miktarında önemli değişiklikler
  • Kanama günlerinin uzunluğunda önemli değişiklikler
  • Döngüler arasında olağandışı hareketler

Günlük yaşamınıza etkileyecek kadar şiddetli adet sancıları, endometriozis veya pelvik inflamatuar hastalığının (PID) belirtisi olabilir. Endometriozis ve PID zamanla daha da kötüleşebilir, bu nedenle her iki durumda da belirtileriniz varsa tedaviye başvurmayı geciktirmemeniz önemlidir.

35 Yaşından Büyük Olmak [KADINLAR]

Hem kadın hem de erkek doğurganlığı yaşla ilerledikçe azalır. Kadınlarda kısırlık riski 35 yaşında artıyor ve zamanla büyümeye devam ediyor. 30 yaşındaki bir kadının herhangi bir ayda gebe kalma şansı iken, 40 yaşındaki bir kadının sadece %5 şansı vardır. 35 yaşın üzerindeki kadınların da düşük yapma ve doğuştan hastalığı olan bir çocuk sahibi olma olasılığı daha yüksektir.

Erkeklerde Kısırlık

Erkeklerde kısırlık belirtileri seyrek olarak gözlemlendiği için erkeklerde ki kısırlık durumu kolay kolay anlaşılamaz. Cinsel işlev bozukluğu, kısırlığın belirtisi olabilir. Yapılan testler sonucunda genellikle, düşük sperm sayısı veya reaksiyon hızının azalması, sperm hareketliliği, sperm analizi ile belirlenir. Başka bir deyişle, erkeklerde ki kısırlık durumunu netleştirmek için doktorunuzla görüşmeniz gerekmektedir.

Erkeklerde bu durum kadınlara göre nispeten daha düşüktür. Ancak yapılan araştırmalara göre 40 yaş ve üzerinde ki erkeklerin de sperm gücünde ve sayısında azalmalar meydana geldiğini göstermektedir.

Fazla Kilolar

Kilonuz doğurganlığınızda önemli bir rol oynar. Fazla kilolu veya aşırı zayıf olmak gebe kalmada sorunlara yol açabilir. Aslında, obezitenin önlenebilir subfertilitenin en yaygın nedenlerinden biri olduğu bilinmektedir.

Yapılan araştırmalarda, vücut ağırlığınızı % 5ila ’unu yağlardan vermek obezitesi olan kadınlar için gebelik sürecini hızlandırdığını bulmuştur. Fazla kilolu veya zayıf olmak da erkek doğurganlığı üzerinde olumsuz bir etkiye sahiptir. Bir meta-analiz verisinde, vücut kitle indeksi 20’nin altında olan erkeklerin daha düşük sperm gücü ve sperm sayısı için risk altında olabileceğini öne sürmüştür.

Obez erkeklerin daha düşük testosteron seviyelerine ve daha düşük sperm sayılarına sahip oldukları bilinmektedir. Fazla kiloları vermekte güçlük çekiyorsanız, uzman diyetisyene görünebilirsiniz. Kısırlığın bazı hormonal nedenleri kilo problemlerine yol açabilir. Örneğin PCOS, bir kadının obezite riskini artırır ve aynı zamanda kısırlığın da bir nedenidir.

Kronik Hastalıklar

Kronik hastalıklar tedavilerinin yanı sıra doğurganlık sorunlarına da yol açabilir. Diyabet, çölyak hastalığı , periodontal hastalık ve hipotiroidizm kısırlık riskinizi artırabilir.

Bazen kronik hastalıkların tedavisi doğurganlığı olumsuz etkileyebilir. İnsülin, antidepresanlar ve tiroid hormonları düzensiz adet döngüsüne neden olabilir.

Peptik ülser tedavisinde kullanılan bir çeşit ilaç olan Tagamet ve bazı hipertansiyon ilaçları erkek kısırlığına neden olabilir. Bu yada benzer ilaçların kullanımı ayrıca sperm üretim sürecini veya spermin yumurtayı dölleme yetisini kaybolmasına neden olabilir.

Kanser

Bazı kanser / kemoterapi tedavileri doğurganlık sorunlarına yol açabilir. Siz veya partneriniz kanser tedavileri (özellikle üreme organlarına yakın radyasyon tedavisi) geçirdiyseniz, bu tedavilerin doğurganlığınız üzerindeki potansiyel etkileri hakkında doktorunuzla görüşün.

Sigara ve Alkol Kullanımı

Çoğu insan hamileyken tütün ve alkol kullanmanın risklerinin farkında olsa da hamile kalmaya çalışırken alkol ve sigara içmekte sorunlara neden olabilir.

Sigarayı düzenli olarak kullanmakta sperm şeklini, sperm sayısını ve sperm hareketlerini olumsuz etkiler. Bunların hepsi gebelik için önemli faktörlerdir. Sigara içen kadınlarda, doğurganlık, erkeklerde ise sperm üretimi ve etkisi azalmaktadır. Sigarayı bırakmak bu etkinin kısa sürede düzelmesine yardımcı olabilir.

Kadınlarda sigara içmek yumurtalık yaşlanma sürecini hızlandırarak erken menopoza neden olabilmekte. Aşırı alkol kullanımı ayrıca kadın ve erkeklerde doğurganlık sorunlarına yol açabilir.

Sigarayı bırakmak ve alkol kullanımını azaltmak doğurganlığı olumlu etkileyebilir. Sağlık üzerinde olumlu bir etkiye sahip olabilir. Ancak araştırmalar, özellikle erkeklerde olmak üzere, sigaranın vücuda (üreme sistemi dahil) verdiği zararın kısa sürede geri toparlanabileceğini göstermektedir.

Kimyasal Solumaya Maruz Kalmak

İşiniz veya bulunduğunuz ortam kimyasal atıklara yakın temas içeriyorsa, kısırlık ve sperm sağlığının azalması için daha büyük risk altında olabilirsiniz. Özellikle boyacıların, cilacıların, metal işçilerinin ve kaynakçıların hepsinin düşük doğurganlık riski altında olduğu görülmüştür.

Dar Giyinmek

Araştırmalara göre son derece sıkı şort veya iç çamaşırı giymenin (özellikle hava almayan bir kumaştan yapıldığında) sperm sağlığı üzerinde olumsuz etkisi olabileceği biliniyor. Burada bahsettiğimiz farklı bir konu da vücut ısınızı sürekli yüksek tutmanızdan kaynaklanmaktadır. Ayrıca aşağıdaki durumlar da bu genellemeye örnektir.

  • Isıtmalı araba koltukları
  • Uzun ve sıcak banyolar
  • Uzun süre oturmak (masa başında veya uzun mesafelerde araba kullanırken olduğu gibi)
  • Kucağınızda dizüstü bilgisayarla oturmak
Cevap bırakın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak.